HAÇLI SİYONİST İTTİFAKINA KARŞI KUDÜS İTTİFAKI
Bugün coğrafyamız da yaşanan savaşlar soykırımlar öyle tesadüfi hadiseler değildir. Hepsinin yüzyıllar önce geriden gelen bir hesap ve nefretin kinin ve intikam hırsının verdiği dışa vurumlar olduğunu anlamamak ve görmemek için en hafif tabirle insanın ya kör ya enayi ya da saf olması gerekir. Bugün Ortadoğu’da (Arap baharı adı altın da) Balkanlar’da (Bosna’da) Azerbaycan ( Hocalı’da) ve dahi topraklarımızda yakın yüzyılda yaşadığımız her savaş ve soykırım gibi acı ve de elim olayların temel alt yapısı bu Hristiyan Haçlı Siyonist Yahudi ittifakı siyasetinin uzun vadede Müslüman coğrafyalarda ki kirli emel ve planlarının ürünüdür. Biz bunun ilk öncü deneme sinyallerini hain kalkışma olan GEZİ DARBE kalkışmasında test ettik. GEZİ'de cephelerine çekmeyi başaramadıkları bu milletin öz ve asli evlatları olan Vatan, Millet, İslam safında kalan KÜRTLERİN desteğini alamayan ve bu sebeple başarı sağlayamayan bu ŞER İTTİFAKI o gün kaybetmişti. Lakin pes etmediler. Bu sefer son çare topyekûn son kozları olan içimize sızdırdıkları sözde cemaat denen alçak ve aşağılık FETÖ terör örgütü vasıtasıyla kesin ve kalıcı bir saldırıya geçmişlerdi. Tabi burada yine KÜRTLERİ de Doğu ve güneydoğu ve diğer bölgelerde içine alabilecek bir ihanetle devlete karşı ayaklanma yapacak bir çağrıyla. İşte o gün yine KÜRTLER devletinin milletinin ortak payda olan vatan safında bu kafirler ordusuna karşı dimdik durdu ve vatan safın da yerini korudu. İşte bu ruhun mayası İslam'dır, Kur-an'dır,
Hz. Peygamberimiz Muhammed Mustafa aşkı sevgisi ona ve Allah'a olan sadakat ve dahi ümmet kardeşliğidir. Bu kardeşliğin tescili ise açıklanan Kudüs İttifakıdır. Kudüs Fatihi büyük kumandan Selahattin Eyyubi torunu olmakta tamda budur. Bugünlerde açıklanmış olan KUDÜS İTTİFAKI ve GEREKLİLİĞİNİ bu gerçeklikler ışığında anlamak gerekir. Çünkü dünden bugüne iyi bir tahlil yapmak gerekirse ortaya çıkacak sonuç şu olur. Hristiyan Haçlı ve Siyonist Yahudi Şer ittifakı son bir kez ölümcül ve kalıcı bir saldırı yapmak için yeni bir plan etrafın da son hazırlığını yapmakta. Suriye’de ve Gazze’de yaşanan soykırımların nihai amacı bu kurdukları planın bir parçasıdır. Lakin bugün Suriye bu şer cephesinin elinden alınmıştır. Sıra Filistin Gazze ve diğer gasp edilen Müslüman yurtlarının bu şer örgütünün kontrolüne verdikleri azınlık kafir yönetimlerinden kurtarılmasıdır. Bu bağlam da kutsallarımız olan Mescidi Aksa, Kudüs ve Kâbe-i Şerif nihai hedeflerimizdir. İşte bunun için yeniden bir Selahaddin Eyyubi, bir Yavuz Sultan Selim, bir Fatih Sultan Mehmet, bir Abdulhamit Han gibi düşünmek ve onların inandıkları davalarına sadık oldukları gibi sadık olma esasımız, ahlakımız ve sadakatimiz olmalıdır. Hamdolsun bu değerli vasıflara ümmet kardeşliği ve bilinci olarak hepimiz vakıfız. İşte Kudüs İttifakı bu bilincin bu kardeşliğin resmi tescilidir. Bu ittifak Kudüs'ün, Mescidi Aksa’nın, Kâbe-i Şerif’in kıyamete kadar Hristiyan Haçlı, Siyonist Yahudi şer ittifakının zulmünden kurtarılması için açıklanmış akitleşmiş teminatıdır. Allah'ın izni ve yardımıyla Türk, Kürt, Arap ümmet kardeşliği tüm Müslüman coğrafyalara zaferi huzuru barışı ve bereketi getirecek.
Unutmayalım.
Biz biriz beraberiz ve hep birlikte güçlüyüz...