HAYALLER GERÇEK OLSA…
Hayal kırıklığı…
Aslında o, dolu zannettiğimiz bir fotoğraf makinesi gibi; deklanşöre bastığınızda “çekiyorum” diyen bir ses duyarsınız ama geriye hiçbir şey kalmaz. Anılar bile yalan olur bazen.
İnsanı en çok ne yaralar bilir misiniz? Hayal kırıklıkları mı? Hayır…
En çok canımızı, yaşanması mümkünken bir türlü yaşayamadığımız mutluluklar acıtır.
Gözümüzün önünde duran, elimizi uzatsak tutacakken bir türlü kavuşamadığımız o anlar.
Bir insanı hayal kırıklığına uğratmak, bana göre bir tür insanlık suçudur.
Çünkü insan dediğiniz varlık, umutla yaşar. Güvendiği insanlar, inandığı duygular vardır.
Beklentiye girmeyin derler… Ama ne mümkün? Kalp bu, umar, bekler, inanır…
Sonra en çok umduklarından, en çok inandıklarından yara alır insan.
Umursadığınız biri sizi hayal kırıklığına uğrattığında, bir karar verirsiniz fark etmeden:
Artık insanlara değil, yalnızlığa sığınırsınız. Çünkü yalnızlık en azından dürüsttür.
Bir de “özledim” deriz ya hani…
Aslında özlenen kişi değil, o kişiyi gerçekten masum sandığımız zamanlardır.
O anın saflığıdır, temizliğidir bizi içten içe yakan. Gerisi çoğu zaman hayal kırıklığıdır.
Ama ne olursa olsun…
Hayal kurmaktan vazgeçmeyin. Çünkü hayaller, insanı ayakta tutan en güçlü ilaçtır.
Hedef dediğiniz şey, önce bir hayaldi. Sonra tutkuya, ardından gerçeğe dönüştü.
Unutmayın: Hayaller, gerçekleşme ihtimali olduğu sürece kıymetlidir.
Ve belki de bir gün… Gerçek olurlar.
Aslında o, dolu zannettiğimiz bir fotoğraf makinesi gibi; deklanşöre bastığınızda “çekiyorum” diyen bir ses duyarsınız ama geriye hiçbir şey kalmaz. Anılar bile yalan olur bazen.
İnsanı en çok ne yaralar bilir misiniz? Hayal kırıklıkları mı? Hayır…
En çok canımızı, yaşanması mümkünken bir türlü yaşayamadığımız mutluluklar acıtır.
Gözümüzün önünde duran, elimizi uzatsak tutacakken bir türlü kavuşamadığımız o anlar.
Bir insanı hayal kırıklığına uğratmak, bana göre bir tür insanlık suçudur.
Çünkü insan dediğiniz varlık, umutla yaşar. Güvendiği insanlar, inandığı duygular vardır.
Beklentiye girmeyin derler… Ama ne mümkün? Kalp bu, umar, bekler, inanır…
Sonra en çok umduklarından, en çok inandıklarından yara alır insan.
Umursadığınız biri sizi hayal kırıklığına uğrattığında, bir karar verirsiniz fark etmeden:
Artık insanlara değil, yalnızlığa sığınırsınız. Çünkü yalnızlık en azından dürüsttür.
Bir de “özledim” deriz ya hani…
Aslında özlenen kişi değil, o kişiyi gerçekten masum sandığımız zamanlardır.
O anın saflığıdır, temizliğidir bizi içten içe yakan. Gerisi çoğu zaman hayal kırıklığıdır.
Ama ne olursa olsun…
Hayal kurmaktan vazgeçmeyin. Çünkü hayaller, insanı ayakta tutan en güçlü ilaçtır.
Hedef dediğiniz şey, önce bir hayaldi. Sonra tutkuya, ardından gerçeğe dönüştü.
Unutmayın: Hayaller, gerçekleşme ihtimali olduğu sürece kıymetlidir.
Ve belki de bir gün… Gerçek olurlar.