Turk Time
DOLAR
39,4184 %0.19
EURO
45,4908 %-0.5
ALTIN
4339,7500 %1.29
BIST-100
9181,00 %-3.57
PETROL
73,6700 %6.21
BONO
43,7100 %1.56
ISTANBUL
BUGÜN
20/26°
ISTANBUL
YARIN
20/25°

Yeni bir dinozor türü bulundu

Moğolistan’daki bir müzenin deposunda yıllardır bekleyen iki iskeletin, tiranozorlar ailesinin bilinen en eski atalarından birine ait olduğu ortaya çıktı.

  • Son Güncelleme:
Yeni bir dinozor türü bulundu

Araştırmacılar, bu yeni türe Moğolca’da "Ejderha Prensi" anlamına gelen Khankhuuluu mongoliensis adını verdi. Keşif, tiranozorların dinozor çağının sonlarında nasıl korkulan yırtıcılara dönüştüğünü daha iyi anlamamıza olanak sağlıyor.

YENİ BİR SAYFA AÇILIYOR

BBC Türkçe’de yer alan habere göre, Calgary Üniversitesi’nden paleontolog Prof. Darla Zelenitsky ve doktora öğrencisi Jared Voris’in ortaklaşa yürüttüğü araştırma, bu fosilin 86 milyon yıllık geçmişe sahip olduğunu ve T-Rex gibi dev yırtıcıların atalarından biri olduğunu gösteriyor. Nature dergisinde yayımlanan çalışma, dinozorların evrimine dair pek çok bilgiyi yeniden gözden geçirmeyi gerektiriyor.

Prof. Zelenitsky, “Bu tür, büyük tiranozorların ortaya çıkış sürecindeki eksik halkalardan birini temsil ediyor” diyerek bulgunun önemini vurguladı. Yaklaşık 750 kilogramlık ağırlığıyla Khankhuuluu, T-Rex'in yanında küçük kalsa da, güçlü çene yapısının ilk izlerini taşıması açısından kritik öneme sahip.

MİNİK AVCILARDAN DEV YIRTICILARA
Tirannosauroidler olarak bilinen bu üst familya, iki ayak üzerinde yürüyen etçil dinozorlardan oluşuyor. Ancak ilk üyeleri oldukça küçüktü. Voris, Khankhuuluu'nun da bu küçük, hızlı avcılardan biri olduğunu ve zamanla büyük, kemik kırabilen devasa tiranozorlara evrildiğini söylüyor.

Fosilin detaylı incelenmesi, tiranozorların neden ve nasıl bu kadar güçlü bir çene yapısına sahip olduklarına dair ipuçları sunuyor. Özellikle burun kemiğinde tespit edilen bazı yapılar, bu güçlü ısırma kuvvetlerinin evrimsel temellerini gösteriyor.

KITALARA YAYILMIŞ BİR SOYUN İZLERİ
Keşfedilen iskeletler aslında 1970’lerin başında bulunmuş ancak başka bir türe ait sanılarak arşivlere kaldırılmıştı. Voris’in detaylı incelemesi sonucunda, bu iskeletin daha önce tanımlanmamış bir türe ait olduğu anlaşıldı.

Tiranozorların yalnızca Kuzey Amerika’ya özgü olmadığını belirten bilim insanları, Asya ve Kuzey Amerika arasında o dönemde var olan kara köprülerinin bu türlerin yayılmasında büyük rol oynadığını belirtiyor.

Prof. Zelenitsky, “Bu keşif bize tiranozorların önce prens, sonra kral olduklarını hatırlatıyor,” diyerek, dinozor tarihine atılmış bu yeni adımın önemini vurguluyor.

YORUMLAR

Bu habere henüz yorum yapılmamış.İlk yorum yapan sen ol...

Yorum Yap

Bu Alan Boş Bırakılamaz
Bu Alan Boş Bırakılamaz
Yorum Yapma Şartlarını Kabul Etmediniz