Turk Time
DOLAR
38,4207 %0.21
EURO
43,7350 %-0.08
ALTIN
4143,6800 %0.34
BIST-100
9491,00 %1.92
PETROL
66,5000 %-0.03
BONO
46,7200 %-0.04
ISTANBUL
BUGÜN
9/16°
ISTANBUL
YARIN
13/19°

Gözünüzdeki damarlar, demansın ilk sinyalini verebilir

Yeni Zelanda’daki Otago Üniversitesi’nde yapılan bir araştırma, gözünüzün iç kısmındaki damarların, Alzheimer ve benzeri demans türlerinin erken belirtilerini ortaya çıkarabileceğini gösterdi.

  • Son Güncelleme:
Gözünüzdeki damarlar, demansın ilk sinyalini verebilir

Araştırmanın odak noktası, gözün arka duvarında yer alan ve ışığa duyarlı bir doku olan retinaydı. Retinanın beyinle doğrudan bağlantılı olması, onu Alzheimer gibi nörolojik hastalıklar için potansiyel bir biyolojik belirteç haline getiriyor.

Otago Üniversitesi’nden psikolog Ashleigh Barrett-Young, Alzheimer hastalığına yol açan süreçlerin çoğunun retinada da yansımalarının görüldüğünü ve bu yüzden retinanın hastalık riski açısından önemli bir izleyici olabileceğini belirtti.

Araştırmacılar, 1972-73 doğumlu Yeni Zelandalıların 45 yıl boyunca takip edildiği Dunedin Çok Disiplinli Sağlık ve Gelişim Çalışması'nın verilerini inceledi. Bu çalışmaya katılan 938 kişinin 45 yaşındaki göz fotoğrafları, taramaları ve demans riskini ölçen testleri analiz edildi.

Retinadaki sinir lifi tabakasının kalınlığı daha önce bilişsel performansla ilişkilendirilmişti. Bu çalışmada da sinir lifleri, ganglion hücreleri ve iç pleksiform tabakası mercek altına alındı. Özellikle sinir lifi tabakası önemliydi çünkü görsel sinyalleri beyne taşıyan lifleri içeriyordu.

Ancak bu kez, araştırmacılar retinal mikrodamar sağlığının demans riskiyle daha güçlü bir ilişki gösterdiğini fark etti. Retinada bulunan küçük atardamarların (arteriyoller) daralması ve küçük toplardamarların (venüller) genişlemesi, demans riskinin artışıyla bağlantılı bulundu.

Bu damar yapıları, yalnızca göz sağlığı değil, vücudun genel damar sistemi ve özellikle beyin damar sağlığı hakkında da bilgi sunuyor. Alzheimer’ın gelişiminde damarsal etkenlerin önemli bir rol oynadığı biliniyor.

Bulgular henüz doğrudan tıbbi uygulamalara geçecek noktada değil; çünkü çalışmanın sonuçları belirli bir popülasyona dayanıyor ve gözlemlere dayalı. Ayrıca, kullanılan risk ölçümleri demans olasılığına dair güçlü ipuçları verse de, doğrudan hastalık teşhisi koymak için yeterli değil.

YORUMLAR

Bu habere henüz yorum yapılmamış.İlk yorum yapan sen ol...

Yorum Yap

Bu Alan Boş Bırakılamaz
Bu Alan Boş Bırakılamaz
Yorum Yapma Şartlarını Kabul Etmediniz